Çökkün duygudurumun ön planda olduğu duygu, düşünce ve davranış değişiklikleriyle karakterize bir hastalıktır.
Toplumda ortalama %17 oranıyla en sık görülen psikiyatrik hastalıktır. Kadınlarda erkeklerden daha sık görülür. Her yaşta görülebilir. Genetik yatkınlık vardır, akrabalarda depresyon ve bipolar bozukluk bulunma durumunda depresyon görülme sıklığı artar.
Hastalık belirtileri temelde beyinde seratonin azalmasına bağlanmıştır, bu yüzden seratonin artışı sağlayan ilaçlar tedavide kullanılır. Bunun dışında beyinde noradrenalin, dopamin kimyasallarında azalma, stres hormonu olan kortizol seviyesinde artış saptanmıştır. Özellikle tekrarlayan hastalık dönemleri olan hastalarda beyinde hücre kaybı ve yapısal değişiklikler gelişebilir.
Birkaç haftadır süren çökkün duygudurum veya hayattan zevk almama temel şikayettir. Suçluluk düşünceleri, yetersizlik düşünceleri, özgüvende azalma, hareketlerde yavaşlama, uyku ve yemek yeme alışkanlıklarında değişiklikler eşlik edebilir. Şikayetlerin yoğun olması kişide ölme isteğini doğurabilir.
Hastalığın şiddetine göre psikoterapi veya ilaç tedavisi tercih edilebilir. Uygun tedaviyle birkaç hafta içinde şikayetlerde düzelme görülür. Bazı kişilerde hastalık tekrarlayabilir, bu durumda uzun süreli ilaç tedavisi düşünülmelidir. İntihar planı olması durumunda hastanede yatarak tedavi gerekli olabilir. İlaç tedavisine ek olarak elektrokonvulzif terapi (EKT) ve transkranyal manyetik stimulasyon (TMS) gibi tedavi seçenekleri de mevcuttur.
